Sağlıklı Gıdanın Adresi %100 Ekolojik Pazarlar

Sağlıklı Gıdanın Adresi

EKOLOJİK, organik, doğal, yerel, katkısız, kimyasalsız, GDOsuz… Bu gibi kelimeler sözlükte sessizce, aniden ortaya çıkıverdi ve günlük hayatımızı, alışveriş sepetimizi taciz eden, kafamızın içinde sürekli dönüp dolaşan kelimeler haline geldi. On yıl öncesini düşündüğümüzde İstanbul gibi bir büyükşehirde bile az duyulan bu kelimelerin, artık günlük hayatımızın parçası haline gelmesinde en önemli rolü oynayan modellerden biri %100 Ekolojik Pazarlar…

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin denetim ve danışmanlığında, yerel yönetimlerin ortaklığında kurulan %100 Ekolojik Pazarların ilk halkasını Haziran 2006’da kurulan Şişli Ekolojik Pazarı oluşturuyor.

Türkiye’de ekolojik ürünlerin ve pazarların yaygınlaşmasına önayak olan Şişli %100 Ekolojik Pazar’dan sonra yine Buğday Derneği öncülüğünde Kartal, Bakırköy, Antalya, Beylikdüzü ve Samsun’da da ekolojik pazarlar açıldı. Böylece ekolojik ürünler daha çok tanınır, bilinir ve ulaşılabilir hale geldi.

Ekolojik sertifikalı ürünlerin sağlıklı ve güvenilir bir model ve tanımlı standartlar dahilinde üreticiden tüketiciye en kısa yoldan, uygun fiyata, taze ve tüm çeşitliliği ile, tüketiciye seçme şansı sunarak ulaşmasını hedefleyen %100 ekolojik pazarlar, diğer ekolojik pazarları, pazara gelemeyenlere hizmet sunan internet satış projelerini ve dükkânları besleyerek zincirleme olarak çok daha fazla insanın ekolojik ürünlere ulaşmasını sağlıyor. %100 Ekolojik Pazarlar, bir model oluşturarak Türkiye’de ekolojik pazarların artmasını, dolayısıyla doğa dostu üretim ve kullanımın yaygınlaşmasına da neden oluyor.  %100 Ekolojik Pazar markasıyla Buğday Derneği’nin danışmanlığını yaptığı ekolojik pazarlarla birlikte bugün tüm Türkiye’deki ekolojik pazarların sayısı Eskişehir Tepebaşı, Bursa Nilüfer, İzmir Bornova ve Bostanlı, Ankara Çayyolu ve Ayrancı, Kadıköy, Zeytinburnu ve Maltepe pazarları ile 14’e ulaştı.

%100 Ekolojik Pazarlar, ekolojik ürün üretim ve kullanımının sürdürülebilirliğinin sağlanmasıyla birlikte Türkiye’de ekolojik tarımın gelişimine ve ekolojik yaşam bilincinin yaygınlaşmasına da destek veriyor. Bu pazarlar bir yandan ekolojik yaşamın farklı alanlarında bir buluşma ortamı sağlarken, diğer yandan da ekolojik yaşam konusunda arayışları olan kentli ve çiftçilerin bir araya gelerek bilgi ve tecrübe takası yapabilecekleri, ekolojik yaşam konusunda yeni tohumların atılmasını sağlayan bir iletişim platformu olma özelliği de taşıyor.

Sadece Şişli %100 Ekolojik Pazarı’nda yılda yaklaşık 600 ton ekolojik ürün satılıyor ve cumartesi günleri kurulan pazarın yaklaşık 1500 müdavimi var. Pazarın müdavimleri, sabahın erken saatlerinden itibaren, hem alışveriş ediyor hem de pazarda gerçekleşen etkinliklere, söyleşilere katılıyorlar.

Ekolojik Ürün Yelpazesi Genişliyor

Sadece Şişli Ekolojik Pazar’daki tezgâh sayısı 5 yılda yaklaşık 5 kat artarken, pazar, tüketiciden gelen talepler doğrultusunda ekolojik ürün çeşitliliğinin de artmasındaki en büyük etkenlerden biri oldu. Türkiye, ekolojik sertifikalı organik et, süt ürünleri, muz, yerli kozmetik ürünler, yerli tekstil, çeşitli gurme ürünler, ithal kozmetikler, içkiler, çikolatalar, bisküviler ve temizlik malzemeleri ile Şişli %100 Ekolojik Pazar sayesinde tanıştı. Şişli’nin bu ürün yelpazesine son olarak eklediği ürün ise organik istiridye mantarı. Şişli pazarında ekolojik malzemelerle yapılmış gözlemeler, içecekler, kekler ve pastalarla kahvaltı ve brunch keyfi yapmak da mümkün.

%100 Ekolojik Pazarlarda temizlik, kozmetik, süt ürünleri, mamül ürünler ve taze meyve sebze satan bazı katılımcılar, Buğday Derneği üyelerine %5 ila %10 arasında değişen oranlarda indirim yapıyor.

Yeni Pazar Konya’da Açılacak

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği Samsun ve Antalya deneyimlerinden sonra “yerelde üretim, yerelde tüketim”in önemine inanarak ekolojik ürünlerin Türkiye çapında yaygınlaştırılması ve yerel ekolojik üretimi teşvik etmek amacıyla Konya Meram ilçesinde yeni bir %100 Ekolojik Pazar projesine daha destek oluyor.

Meram Belediyesi’nce gerçekleştirilecek %100 Ekolojik Pazar, Buğday Derneği destek ve danışmanlığında, %100 Ekolojik Pazar Standartlarına uygun olarak kurulacak, denetlenecek  ve yönetilecek.

Kentli kullanıcı neden tercih ediyor?

•    İnsan sağlığına ve doğaya olumsuz etkileri olan gıda ürünlerinin neden olduğu hastalıklara (kanser, alerjiler, vb) karşı koruyucu önlem

•    Bugüne dek piyasada ekolojik yaş sebze-meyve ürünlerin erişilebilir olmadığı düşüncesinin ortadan kaldırılması (fiyat ve kalite sorunları)

•    Ekolojik ürünler hakkında bilgilenme ve yaygın tanıtım

•    Ekolojik ürünlerin üretim metotlarının çevre ve gelecek açısından öneminin kavranması

•    Geleneksel üretim, çiftçiden doğrudan alışveriş ve pazaryerlerine olan ilgi

*    Ekolojik yaşamla ilgilenenler için buluşma noktası olması

Ekolojik pazarların üretici açısından önemi

•    Ürününün tüketicisini, ihtiyacını, dolayısıyla taleplerini daha iyi tanıma imkânı.

  • Üretici ve tarım sektör çalışanlarının sağlığı

•    Örgütlenme, işbirliği, tarımsal teknik ve pazarlama konularında iletişim platformu.

•     Tüketiciye direkt ulaşma şansı.

  • Zirai ilaç, suni gübre kullanılmaması, münavebe zorunluluğu gibi sebeplerle topraklarının uzun vadede üretkenliğini yitirmemesi.

•     Doğaya ( ekosisteme ) , hayvan haklarına saygılı yaklaşım

•    Kırsal alanda yeni kazanç imkanlarının oluşması yolu ile kente göçün yavaşlatılması.

Organik Ürünün Görece Pahalılığının Nedeni Ne?

* Tarım politikaları: Geçmiş ve bugünkü hükümetlerin yanlış tarım politikaları. Destek ve teşviklerde yetersizlik. Dünya çapında organik pazarda gelişimi yeterli takip ve değerlendirmenin noksanlığı nedeniyle organik tarımı ekonomik anlamda değerlendirecek politikaların üretilemiyor olması.

* Genel ekonomik durum ve politikalar: “Pahalılık” göreceli bir kavram ve bir ürüne pahalı dememizin en önemli sebeplerinden biri “alım gücümüzün” düşük olmasıdır. Kişi başı gelirin daha yüksek olduğu, ekonomik anlamda daha refah içinde olunması durumunda ürünler daha geniş bir kitleye pahalı gelmeyecektir.

* Bakış açışı, eğitim kültür düzeyi. Örneğin ülkemiz benzin, elektronik eşya ve ithal kozmetik ürünlerde Avrupa ya göre bile pahalı iken bu ürünlere verilen bedeller sorgulanmıyor oysa çok daha temel bir ihtiyaç olan besin/gıdaya verilen biraz daha yüksek bedel daha fazla önemsenmiyor.

* Organik tarımın emek yoğun bir tarım olması.

* Organik girdilerin ( tohum, tuzaklar, organik gübreler vs ) pahalı olması.

* Kontrol, sertifikasyon ve analiz bedelleri.

* Üreticinin kısa vadede yaşadığı verim kaybı.

* Üreticinin organik tarıma başlamasından sonra en az bir yıl yaşadığı verim kaybına rağmen ürünlerini organik veya organiğe geçiş ürünü olarak satamaması, konvansiyonel olarak satma zorunluluğu.

* Talebin, sürümün az oluşu. Pazar ağının/pazarlama alternatiflerinin darlığı. Bu nedenle nakliye, depolama gibi lojistik maliyetler, üretici ve aracı firmaların araç ve ekip maliyetleri birim ürün başına yansıdığında yüksek oluyor. Talebin artışına paralel olarak fiyatlarda düşüyor.

Bugün bilim insanları genetik potansiyelden sonra kanserin en önemli sebebini beslenme ve stres/pisikolojik gerilimler olarak açıklıyor. Gıdada ve sağlıkta kalite ve güvence fiyattan daha önemlidir. Sağlıklı gıdaya verilen bedel bizleri kemoterapi, radyoterapi gibi uygulamalardan, hastaneden, eczaneden uzak tutarak gene bize döner. Sağlıklı ve gerçek gıda için aile bütçemizden çıkan her kuruş, bizlere aile ve ülke ekonomisine sağlık giderlerimizden azalarak geri dönecektir.

Daha fazla bilgi için:

www.ekolojikpazar.org

www.bugday.org

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir




Enter Captcha Here :