Doğal ürün nedir? Organik ürün ile doğal, %100 naturel veya hormonsuz ürünler arasında fark var mı? Doğal olduğu söylenen ürünler ne kadar güvenilir?
Pazarlarda, dükkânlarda, doğal ürün sattığını iddia eden çiftliklerin e-ticaret sitelerinde ya da kırsalda yol kenarlarında sıkça karşılaştığımız “doğal ürün”, “köy ürünü”, “naturel ürün”, “hormonsuz”, “arılı ürün”, “hakiki ürün”, “saf ürün”, “% 100 naturel” vb. ifadeler bir ürünün organik ya da ekolojik olduğu anlamına gelmez. Buğday Derneği’nin yaptığı anketlerde tüketiciler, doğal ürünün ne olduğu konusunda birbirinden çok farklı yanıtlar veriyor. Herkesin “doğal” tanımı ayrı. Kimine göre doğadan toplanan kuşburnu, kimine göre tarlada zirai ilaca, serada hormona maruz kalmayan ürün, kimine göre gıda katkı maddesi eklenmemiş ürün, kimine göre de herhangi bir işleme maruz kalmadan üretilen ürün, doğal olabiliyor. Dolayısı ile doğal ürüne ait tek bir tanım, standart, mevzuat olmadığı için tüketiciyi yanıltmaya son derece açık.
Diyelim ki bu insanlar doğal ürün tanımında anlaştı, ancak cevaplamaları gereken başka sorular var “Bir ürünün doğal ürün olduğunu nasıl anlarız?”, “Bir ürünün doğal ürün olduğundan nasıl emin oluruz?” vd… Üstelik ürün uluslararası dolaşımda ise bunun bilinmesi neredeyse imkânsız hale geliyor. Bu noktada, uluslararası düzeyde ilke, kriter, standart ve yönetmeliklere gerek duyuluyor. Bu ortak kuralları ve dili oluşturmak da kendi başına yeterli değil, bu ürünlerin bu sisteme göre yetiştirildiğinin, üretildiğinin kontrol edilmesi, belgelenmesi ve etiketlenmesi gerekir. Aksi taktirde doğal, naturel, hakiki, %100 doğal köy ürünü gibi ifadeler tüketiciyi yanıltmaktan, onun hassasiyetinden ve güven arayışından yarar sağlamaktan, haksız bir rekabet ifadesi olmaktan öteye gitmeyecektir. Bu tip ifadeler herhangi bir standarda, yönetmeliğe ve belgeye dayanmadığı için suistimale açık ifadelerdir.
Doğal, yeşil, hormonsuz, katkısız, naturel, hakiki, köy ürünü, saf vb. Bu listeyi uzatmak mümkün. Gıda sektörüne karşı güvensizlik ve tüketicinin sağlıklı, güvenilir gıda arayışı, üretici firmaları bu tip ifadeler kullanmaya yöneltiyor. Ancak ne yazık ki bu ifadeler sadece pazarlama yönteminin bir parçası. Örneğin marketlerde satın aldığınız yoğurtların üretimi standartlarında (ilgili kodekste) ciddi bir değişiklik söz konusu olmamasına rağmen firmalar ambalajların üstüne naturel gibi ifadeler ekleyerek tüketiciyi yanıltmaya çalışıyorlar.
Zaten dünyada organik tarımın önce ilke ve standartlar daha sonra ise mevzuatlarla tanımlanma süreci de bu sebeple başlamış. Dünya’nın birçok yerinde doğal ve benzeri ifadeler kullanılarak tüketicinin yanıltılmasının ve haksız rekabetin önüne geçmek için.
Herhangi bir denetime ve belgeye tabi olmayan doğal ürünlerin gerçek olup olmadığı tamamen kişisel bilgi, deneyim ve güvene dayalı. Oysa organik ürünlerde sentetik kimyasal girdilerin kullanılıp kullanılmadığı, üretimden nihai kullanıcıya ulaşana kadar her aşamada kontrol edilerek belgelendiriliyor, yani sertifikalandırılıyor. Organik ürünler, 5262 sayılı Organik Tarım Kanunu ve Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğe uygun olarak organik tarım esaslarına göre yetiştiriliyor, işleniyor, depolanıyor, ambalajlanıyor, etiketleniyor ve pazarlanıyor.