Hikâyemiz, İstanbul’da, Şişli Feriköy’ün arka sokaklarından birinde başlıyor. Burada son yedi yılda “nereden nereye” dedirtecek bir değişim yaşandı… Apartmanların arasında geceleri tinerci ve alkol bağımlılarının uğrak yeri, altından zaman zaman taşma yapan kanalizasyonun geçtiği, kimselerin adını bile bilmediği bir pazaryeri; birkaç yılda sanatçı, bilim insanı, siyasetçi ve kanaat önderlerinin de buluşma noktası haline geldi. Etrafındaki göğü delen yüksek binalardaki daireler “organik pazarın yanı” diye pazarlanmasına, bu tanıtımın rüzgârından yararlanarak başka günlerde aynı yerde antika ve tekstil pazarları açılmasına kadar çevresinin dönüşümünde rol oynayan bu pazaryeri, aynı zamanda insana, doğaya, kente, tarıma ve gıdaya yönelik dönüşümün öncü projelerinden biri oldu. Sivil toplum ile kamu işbirliğinin en güzel örneklerinden birini sergileyen %100 Ekolojik Pazarların hikâyesi, Şişli %100 Ekolojik Pazarın kurulduğu Lâla Şahin Sokak’taki bu pazaryerinde başlıyor.
Takvimler 17 Haziran 2006’yı gösteriyor. Güneşli bir cumartesi… Şişli, Feriköy’de Lâla Şahin Sokak’taki pazaryerinde hummalı bir telaş var… Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği çalışanları ve gönüllüler Türkiye’nin çeşitli yerlerinden ürün getiren üreticileri İstanbul içinde yönlendiriyor ve karşılıyor… Tüm tezgâhlarda lacivert kumaş örtüler örtülmüş, elektronik terazi ürünleri tartmaya hazır, tazgâhlar belirleniyor, ürünler tartılıp yerleştiriliyor, pazar alanı donatılıyor. Bu arada üreticilere kolaylık sağlamak için önceden yapılmış piyasa fiyat araştırmasına göre fiyat etiketleri yazılıyor, çıtalara takılıp ürünlerin arasına yerleştiriliyor.
Pazarın açıldığı 2006 yılının kış ve bahar aylarında Buğday Derneği ekipleri, 5 ay boyunca Malatya’dan Samsun’a, Adana’dan İzmir’e ülkedeki organik üreticilere ve sektöre projeyi anlatmak ve ikna etmeye çalışmakla meşguldü. Başlangıçta sektörde yer alanların bir çoğu ekolojik pazarı gerçekçi bulmamış, inanmamıştı. Ama 16-17 Haziran 2006’da bazıları yola çıktı ve Buğday Derneği’yle bir hayali gerçeğe dönüştürdüler.
Dr. Ali Kamışlı Eskişehir’den aracına yüklediği ve o dönem arazisinde yetişmiş 150 bağ taze sarımsak ile gelmişti. Kazanmaya mı geldi? Evet, ama para değil; amacı ekolojik tarım ürünlerini kentli kullanıcının mutfağına kazandırmaktı. O gün tüm sarımsaklarını sattı ve o gün ekolojik tarım sektörü için bir dönüm noktası oldu. Bir ay sonra ince kabuklu yerli domatesleri ile yeniden pazardaydı. Marketlere girme şansı olmayan çatlaklı, nakliyede heba olan bu pembe domatesler neredeyse pazara inmeden bitti…
Yanlış anlaşılmasın, o gün pazardaki ürünlerin yarısı tezgâhlarda kaldı ve bu durum bütün bir yaz devam etti. Ama o gün cesur ve kararlı bir grup tarafından gelecek için, insan için, toprak için, sürdürülebilir, doğa ile uyumlu ve kaliteli bir yaşam için önemli bir tohum atıldı.
Şişli %100 Ekolojik Pazar ilk gün 48 tahta (tezgâh) ve ilk bir ayda toplam 24’ü geçmeyen katılımcıyla başladı. Katılımcılardan sadece 10’u taze sebze-meyve satıyordu. Bugün kahvaltı ve yemek sunan tezgâhlar hariç, 275 tahta ve organik gıda satan 64 tezgâh sahibiyle Türkiye’nin en büyük ekolojik pazarı konumunda.
İlk bir yıl 3-5 ton civarında olan haftalık taze sebze-meyve satışları bugün 15 tonlara ulaşıyor. Buğday Derneği tarafından hazırlanan veri kayıt ve takip programı sayesinde üretici ve ürünlere ait verilere kolaylıkla ulaşmak mümkün. Bu sistem sayesinde Mart 2012–Şubat 2013 tarihleri arasında tutulan kayıtlara dayanarak, Şişli %100 Ekolojik Pazar’da bir yılda toplam 613 ton taze sebze ve meyvenin satıldığını söyleyebiliyoruz.
Oluşturduğu %100 Ekolojik Pazar Standartları ile organik pazarların sağlıklı işleyen ve güvenilir bir model şeklinde yaygınlaşmasına öncü olan Buğday Derneği, üstlendiği öncü rolü hazırladığı internet veritabanı ile daha da ileriye taşıyor. Bu sayede, Buğday Derneği ile işbirliğindeki yerel yönetimler, haftalık olarak kayıt altına aldıkları satış verilerini tarih, satıcı, üretici, ürün, çeşit, miktar, fiyat bazında internet veritabanına aktaracak ve istenen tarih aralığında istenen üretici veya ürüne dair her türlü veriyi tek bir tuşa basarak elde edebilecekler.
Malatya, Samsun veya Manisa’dan AB ülkelerine fındık, kayısı, kuruüzüm ihracatına yönelik bir organik tarım pazarından, Bursa, Zonguldak, Konya, Mersin’den, İstanbul, İzmir, Konya ve Ankara’ya tüm çeşitliliğiyle organik ürün sunan bir pazara dönüşümün; sözleşmeli çiftçilik veya büyük işletmelere yönelik ticari modelin yanı sıra küçük bağımsız çiftçilerin birinci elden tüketiciye ulaşmasını sağlayan bir modele ulaşılmasının ilk adımıydı Şişli %100 Ekolojik Pazar. %100 Ekolojik Pazar modeli, sadece ekolojik ürün sunmaktan öte, ekolojik yaşam konusunda bilgilenmek, iletişim kurmak isteyenler için bir platform da sundu. Bu haliyle ekolojik yaşam kültürüne açılan bir pencere, bir umut olan %100 Eklolojik Pazarlar’ın başarısı iki yıl önce aramızdan ayrılan sevgili Victor Ananias’ın vizyonu ve Buğday Derneği’nin yerinde ve doğru kurgusu sayesinde bu noktaya geldi. Ekolojik pazarı sosyal ve kültürel bir buluşma noktası olarak tasarlayan Buğday Derneği yaptığı etkinliklerle medyanın da yoğun ilgisini organik pazarlara çekmeyi başardı. Türkiye’de poşet kullanımının kaldırıldığı ilk pazar olma özelliğine de sahip olan Şişli %100 Ekolojik Pazar bu çabanın küçük de olsa bir karşılığı olarak İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerinin de bir parçası oldu.
Denetim sisteminden fiyat politikasına, katılım ve temsiliyete dair kurallardan iletişim stratejisine kadar daha en başından titizlikle tasarlanan projenin ön ayak olduğu organik pazarlar sayesinde bugün organik ürün kullanımı artarken yavaş da olsa bir iç pazar oluştuğunu söyleyebiliriz. Organik pazarlar diğer pazarlama kanallarını da besleyerek daha fazla tüketicinin organik ürüne ulaşmasını sağladı ve bu sayede gelen yeni talepler ekolojik ürün çeşitliliğinin de artmasında rol oynadı. Türkiye, ekolojik sertifikalı organik et, tavuk, süt ürünleri, muz, yerli kozmetik ürünler, ithal çikolata ve bisküviler, çeşitli gurme ürünler, ithal kozmetikler, içkiler, istiridye mantarı, baklava, yufka ve temizlik malzemeleri ile Şişli %100 Ekolojik Pazar süreci ile başlayan hareketlilik sayesinde tanıştı.
Bütün bu dalganın sonucunda 12 Temmuz 2012’de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından belediyelere resmen organik pazar açma yetkisi tanındı. 2012 sonbaharında Kalkınma Bakanlığı, Onuncu Kalkınma Planı Bitkisel Üretim Özel İhtisas Komisyonu Taslak Raporu’nun organik tarımla ilgili bölümünde “… büyük şehirler başta olmak üzere sayıları 14’ü bulan organik pazarlar iç tüketime olumlu katkılar sağlamıştır” denildi.
Belediyelerin birer organik tarım müteşebbisi değil, ilgili mevzuatlar gereği pazarcılara ve üreticilere yer tahsis eden, yöneten ve denetimi yapan kurumlar olması; pazar katılımcılarının ise ayrı ayrı birer müteşebbis olması nedeniyle ikinci bir sertifikasyona gerek olmayan organik pazarlarda, Buğday Derneği oluşturduğu ve zaman içinde değişen mevzuatlarla güncellediği %100 Ekolojik Pazar Standartları kapsamında, yerel yönetimlere danışmanlık, eğitim ve iletişim desteği sunuyor.
İstanbul’da Şişli, Kartal, Bakırköy ve Beylikdüzü’nden sonra 2013’te Kağıthane’de açılacak olan %100 Ekolojik Pazarlara 2012’de Konya Meram pazarı eklendi. Belediye seçimleri sonrası değişen yerel yönetimlerin aynı ilgiyi göstermemesi nedeniyle ise Antalya ve Samsun %100 Ekolojik Pazarları kapandı . 15 Haziran’da ise %100 Ekolojik Pazarlar ailesine yeni bir pazar daha katılıyor: Seferihisar %100 Ekolojik Pazarı.
Giderek yaygınlaşan %100 Ekolojik Pazarlar, sadece kentli tüketicinin sağlıklı ürüne ulaşmasını değil, üreticinin kazanmasını sağlayarak ekolojik üretimi cazip kılıyor, böylece ekolojik tarımın yaygınlaşarak gelecek kuşaklar için daha güzel bir dünya ve sağlıklı bir toplum yolunda da dönüşüme hizmet ediyor.