Bitkisel Üretimde Organik-Konvansiyonel Farkı

Organik bitkisel üretim ile konvansiyonel bitkisel üretim arasındaki temel farklar nelerdir?

  • Organik bitkisel üretimde kullanılan tohumların organik olarak üretilmiş olması gerekir. Organik üretilmiş tohum bulunamaması durumunda konvansiyonel tohum kullanılabilir ancak onun da koşulları vardır. Söz konusu tohumun organik olarak bulunamadığına dair belgelerin Kontrol ve Sertifikasyon (KSK)’na sunulması ve KSK’nın konvansiyonel tohum kullanımına izin vermesi gerekir. Kullanılacak konvansiyonel tohumun ilaçlanmamış olması şartı tohum üreticisi firmadan alınacak yazılı belge veya fatura ile belgelenmek zorundadır. Yerel/atalık tohumların kullanımına dair ilgili yönetmelikte herhangi bir şart koşulmamış olup üreticiler yerel/atalık tohumlarını organik tarımda KSK’yı bilgilendirerek herhangi bir sebep ile ilaçlamamak kaydı ile kullanabilmektedir.
  • Organik fide ve fidan kullanılması zorunludur.
  • Bölgeye uygun, hastalık ve zararlılara dirençli çeşitlerin yetiştiriciliğine öncelik verilmelidir.
  • Sentetik kimyasal bitki koruma ve yabancı ot ilaçları, büyüme düzenleyiciler, hormonlar kullanılamaz.
  • Yönetmelikte izin verilen bazı bitki koruma maddeleri önerilen miktarlarda kullanılabilinir.
  • Bitki korumada bitki sıklığı, ölçülü sulama, gübreleme gibi kültürel önlemler, hastalıklı dalları yakma, tarla temizliği gibi fiziksel önlemler, avcı böcek kullanımı gibi biyolojik mücadele yöntemleri, koku tuzaklarının kullanımı gibi biyoteknik yöntemler ve yönetmeliklerin izin verdiği kimyasal savaşım yöntemleri bir kombinasyon olarak bir arada kullanılır.
  • Sentetik kimyasal gübreler kullanılamaz
  • Yönetmeliğin Ek 1’de bahsettiği gübrelerine belirtilen miktarlarda kullanılabilinir.
  • Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO)’lardan elde edilen tohum, her türlü çoğaltım materyali, yem, gıda katkıları, mikroorganizmalar vs. kullanımı yasaktır.
  • Ekim nöbeti (Münavebe) uygulanma zorunluluğu vardır. Çok yıllık ekim nöbeti programı içerisinde baklagil ve derin köklü bitkilerin yetiştirilmesi sağlanır.
  • Toprak en az mekanik müdahale ile mümkün olan en az düzeyde, tercihen yüzeysel olarak işlenir, pulluk yerine mümkünse çizel, diskaro gibi toprağı devirmeden işleyen aletler kullanılır. Toprağı sıkıştırmayan ve erozyonu engelleyen toprak işleme teknikleri kullanılır.
  • Organik üretimde arazide ve işletmede yapılan tüm faaliyetlerin kaydedilmesi, satın alınan girdilerin (tohum, fide, organik sertifikalı gübre ve zirai mücadele malzemeleri gibi), miktarı ve nereden alındığına dair belge ve makbuzların korunması gerekir.
  • Organik üretimde, üretimi kontrol eden ve sonunda yönetmeliğine uygunsa belgeleyen bir kontrol ve sertifikasyon kuruluşu vardır. Her ürün organik olarak satılamaz. Ancak ilgili yönetmeliğe göre sertifikası olan ürün organik olarak satılabilir.
  • Organik tarımda fosil yakıtlar gibi yenilenemez kaynakların prensip olarak kullanımı minimum düzeyde tutulur. Girdilerin mümkün olduğunca yerelden sağlanması esastır.
  • Bitkisel ve hayvansal kaynaklı ürünlerin ve atıkların tarımsal faaliyette girdi olarak kullanılmak üzere geri dönüştürülmesi sağlanır. Örneğin tarlada kalan bitkisel artıklar kompostlama sureti ile toprağa gübre olarak kazandırılır.
  • İşletmenin içinde ve çevresinde avcı böceklerin, yaban hayvanlarının yaşam alanı olan doğal yaşam alanlarının korunmasına özen gösterilir. Ekosistemin doğal döngülerinin sürdürülebilirliği esastır.